1+0’ı Literatürden Çıkaralım!

     ‘Deve kendi kamburunu görmez’ derler ya bizde tam tersi. Biz önce kendi kamburumuzu görüp düzelteceğiz, ondan sonra başkasına kamburunu göstereceğiz. 

     İlkyazımda müteahhitlik mesleğinin standartsızlığını, eksiklerini dile getirmiştim.

İnsan kendisini/kendi mesleğini anlatırken önce eksiklikleri, yanlışlıkları aktarmalı, sonra icraatlarını…

     Artının (+) akademik tanımı: Buna ek olarak, bundan başka, ayrıca, üstelik

Artının akademik açıklamasını yazarak size bir şey öğretmeye, ahkam kesmeye çalışmıyorum. Zaten hepiniz artının ne anlama geldiğini biliyorsunuz

Artı varsa ardı da vardır.

     Gel gör ki bizim inşaat sektöründe iş böyle yürümüyor. Artı var, ardı yok!

Artıyı en çok kullanan sektörlerden biriyiz. Ürettiğimiz daireleri 1+, 2+, 3+, 4+ diye lanse ederiz. 1+1, 2+1, 3+1, 4+1 veya 3+2, 4+2 daire seçeneklerinde artı (+) oda sayısı akabinde salon sayısını tanımlar.

    Peki 1+0 ne oluyor? Olmayan şeyin artısı mı olur? (+) varsa devamı da olmalı. Ama 1’in devamı yok. Yanında hiçbir şey ifade etmeyen kocaman bir sıfır. REELDE SADECE 1 VAR. Sadece 1 varsa +0 ne oluyor yahu! +0, +0, +0 istediğimiz kadar +0 koyalım ne olacak? düşünüyorum, düşünüyorum anlam veremiyorum. 1+0 diye bir kavram yok.

Yıllardır inşaat sektöründe ‘1+0’ terimini dogmatik olarak kullanıyoruz. Bir aklıselim çıkıp da ‘Yahu tamam 1+0 da, oradaki artı ne oluyor’ diye de sormamış.

1+0 kavramını inşaat literatüründen biz kaldıralım. 1 diyelim. Sadece 1. Ne eksisi olsun ne artısı, doğrusu ne ise o olsun. Gerçeği olduğu şekliyle söyleyelim. 

1+0 dairelerle ilgili tek eleştirim bu değil…

Anadolu toplumu olarak, Anadolu insanı olarak tarihten bu yana hep misafirperver bir kavimdik…

      Bu yana diyorum çünkü o misafirperver kültürümüze bir çizgi çektik.

Eski Anadolu mimarisine baktığımızda hemen her evde misafir odalarına ve misafirlerin ağırlandığı divan tarzında geniş salonlarla karşılaşırız. Şimdi elimizde salonsuz ‘1 oda’ daireler kaldı.

     Kültürel değerlerimizden uzaklaştık ve bunu mimarimize de yansıttık. 1 oda daireleri hatta 1+1 dairler inşa ederken misafirlerimizi unuttuk.

  Geçtiğimiz yıl yerel bir gazeteye verdiğim röportajda da bu konuda serzenişte bulunmuştum.

Daireler küçülüyor, sosyal yapı bozuluyor!

Aynen bu ifadeyi kullanmıştım. Ne yazık ki evimizde eşe, dosta, akrabaya yer bırakmadık.

Niyazi Gültekin